İşletmenin uzun ömürlü olması ne kadar kar ettiği ile birebir bağlantılıdır. Her işletmenin kendisine göre bir “kar etme” konsepti vardır. Bazıları düşük karlı satış yaparak sürümden kazanırken bazıları yüksek karlı ama rekabet içinde kalitesiyle önde çıkan ürünler arz ederler. Her şekilde de önem verilmesi gereken en önemli konu aslında maliyetlerdir. Ticarette çok yaygın bir söz vardır: “para satarken değil, alırken kazanılır” derler. Bunun için de işletmenin mükemmel bir PLANLAMA VE KONTROL” mekanizması geliştirmiş olması gerekir.

İşletmede özel bir birimin planlama ile uğraşması, araştırması ve uygulamayı kontrol etmesinde fayda vardır. İşletmenin büyüklüğüne göre bu birim bir kişiden büyük bir ekibe kadar değişebilir.  

Yapılacak işler aşağıdaki gibi sıralanabilir:

*Satın alım sisteminin iyi çalışmasının kontrolü.

*Tedarikçilerin iyi seçilmiş ve güvenilir olması.

*İşletme içinde çalışanların kalitesinin yükseltilmesi için eğitilmesi.

*İşletme içi giderlerin kontrolü.

*Rakiplerin kontrolü.

*Müşteri, misafir portföyünün alım gücünün belirlenmesi.

Yukarıdaki ana kriterlerin uygulanması halinde dahi, işletme içinde iş tanımlarının doğru yapılıp yapılmadığı, çalışanların performansının yeterli olup olmadığı periyodik olarak denetlenmelidir.

Çalışanların verimliliği işletmeye kazanç sağlar, rekabetin içinde firmanın adının öne çıkmasına sebep olur, her sektörde çalışanların kalitesi firmanın imajını yukarı taşır, bu da kar demektir.

Çalışanların verimliliğini ve kalitesinin ölçmek için işletme kendi kalite normlarını belirlemelidir. Bu aynı sektördeki firmalarda dahi değişiklikler gösterebilir. İşletmenin kalite normunun kontrolü de ikinci görevdir. İşletme, kendi kalitesini kendi içinde ölçebilmelidir.

Maliyetleri düşürmek ucuz çalışan veya ucuz mal satın almak anlamında algılanmamalıdır. Ucuz satın alımlar genellikle enerji, zaman ve sermaye kaybına yol açarlar. Satın alımda ve uygulamada “ucuz” kavramını “uygun fiyatlı” ile değiştirmekte fayda vardır. Satın alırken para tasarruf ettiğini sanırken aslında zarar ettiğinizi deneyerek görmek istemezsiniz.

Çalışanların kalitesi konusunda aile şirketlerinde sıkça rastlanan sorun, ahbap-çavuş ilişkisi ile işe alınmış olan verimsiz akrabalardır. Ticaret hayatında bu tür işe almalar şirketin zarar etmesine yol açtığı için akrabaya göre iş yaratmak yerine iş tanımına tam uyan doğru kişileri bulmak başarının anahtarıdır.

İşletmenin verimli çalıştığını anlayabilmek için en önemli kavram zamanı doğru kullanmaktır.  

Ölçülebilen en kolay parametre zamandır. Zamanı verimli kullanılması (Time Menagement) bir sonraki yazımın konusu olacaktır.