Türkiye Turizmi için Çok Acil Öneriler

 Hüseyin Baraner

2016 sezonu hem Türkiye, hem de Dünya turizmi için ileride en çok konuşulacak, masaya yatırılacak yıllardan birisi oldu bile…

Kaybeden ve kazanan ülkeler arasındaki uçurum derinleşiyor.

Kazanan ülkeler için şu an söyleyebileceğim sadece şundan ibaret;

Otellerinizde ve destinasyonlarınızda yakaladığınız artış sizin başarınız değil, bilakis, bizim aptallığımız ve yanlış piyasa analizlerimizdir.

Türkiye, Mısır, Tunus ve diğer Müslüman ülkelere tatile gitmekten vazgeçip size yönelen milyonlarca tatilcinin sağladığı aşırı dolulukların başınıza dert açacağını da biliyoruz. Müşteri memnuniyeti temelinde, ödenen fiyat ile alınan hizmette kalite dengesini tutturamayacaksınız.  İnsanları ikna edemeyeceksiniz. Şu an bile milyonlarca tatilcinin size gelmekten duyduğu pişmanlığı biliyoruz.

Lafı fazla uzatmayalım, kendimize bakalım;

Dünya çapında otelciliğe en çok yatırım yapmış beş ülkeden birisi olmamıza rağmen, Dünya piyasalarında Türk turizm ürünlerini kurumsal bir çerçevede koruyacak, tanıtacak ve pazarlayacak ciddi bir altyapıyı Türkiye’yi satmak istemeyen tur operatörleri ile karşı karşıya kaldık. Burada bir parantez açmalıyım, (Türkiye’yi bilinçli olarak satmamaktan bahsetmiyorum, bu yıllardır bu ülkeyi başarı ile satan Türkiye dostu operatörlere haksızlık olur. Neden satmıyor? Çünkü çok zor.. Çok zaman alıyor… Müşteriyi ikna edebilmek artık inanılmaz zorlaştı. Çok iptal geliyor. Çok değişiklik talep ediliyor. Bunları söyleyen acenteler ile karşı karşıya kaldık.)

Koskoca Ülke birkaç tur operatörü ile yetinemez

Özel sektör ve kamunun yaklaşık olarak 400 milyar dolar yatırım yaptığı bir ülke olarak ne yazık ki hala 3-4 tur operatörü ve 2-3 online pazarlama sisteminin ağzına bakmaktayız. Şöyle bir bakıldığında, özel sektörün yaptığı otellerin maliyetleri ile birlikte, kamunun havalimanlarına, yollara, destinasyonların altyapısına, turizm eğitimi için kurulan yüksek okul ve fakültelere harcadığı toplam meblağ 400 milyar dolar civarında. Bu devasa yatırım ağının kaderi de birkaç tur operatörü ve online sistemin elinde.

 Otelleri öldürmeyin, can suyu gerekiyor

Yine 2016 yılında büyük bir darbe yiyen Türk otelcilik sektörüne yeni bir güç ve yeni bir atak sağlayacak otelcilik işletme, pazarlama ve eğitim başlıkları altında bir kalkınma planı ile bir çerçeve çizilmeli, mevcut tahsisler hemen tapuya dönüştürülmelidir. Uzun vadeli geri ödemeler ile verilecek olan tapulara karşılık otellerden de belirli bir sayıda elemanı belirli bir süre çalıştırmayı taahhüt etmesi istenir. Yine bu çerçevede her otel yıllık brüt karının 1%ini tanıtıma vermesi garanti altına alınır. Her otelin en az 5 turizmci genci yurt dışına burslu olarak eğitime göndermesi imza altına alınır.                         

Bu destekler ve karşılığında alınan garantiler sonucunda artık Otelcilerin de, yapmakta oldukları bu işi gelip geçici değil, uzun vadeli ve nesilden nesile aktaracakları kalıcı bir meslek olarak benimsemeleri sağlanır.

Mısır güzel teşvikler verdi

Mısırın yaptığı gibi yurtdışı pazarlara seyahat acentası, tür operatörü satın almak / ortak olmak teşvik edilsin.

Bu kadar büyük turizm yatırımları olan bir ülkenin yurtdışı pazarlar için piyasalarda hem online, hem de tur operatörlüğü sektöründe yeni, devasa yapılar kurma mecburiyeti vardır.

Antalya için THY’nın yeni bir atağına ihtiyaç var

THY mutlaka Anadolu Jet başarısını low cost olarak Antalya Jet ya da Fly Antalya tarzı bir yeni şirket ile tekrarlamalıdır. Bu şirketi kurarak Antalya’ya 4 saat uzaklıkta bulunan bütün destinasyonlardaki uçuş noktalarından shuttle yapmalıdır.

Bu yeni yapılanma yabancı ortaksız, tamamen THY ve Antalya kaynakları ile hayata geçmelidir. Dev alışveriş merkezleri, otel zincirleri, tur operatörleri, Antalya Büyükşehir Belediyesi ve ATSO bu oluşumun içinde ortak ve icracı olarak yer alabilir.

Özellikle çok uygun fiyatlar ile, Singapur örneğinde olduğu gibi, gece uçuşları koymalıdır. Bu uçuşları destekleyecek ürün ve hizmet çeşitliliği Antalya’da vardır.  Bu uçuşlar hafta sonu kaçamakları, festivaller, etkinlikler ve Antalya Vital gibi sağlık paketlerini hedefleyebilir. Böylesi özel ve ekonomik ürünler ayrı bir hareketlilik ve heyecan yaratacaktır.

İstanbul’a kadar gel, gerisini bize bırak

2017 yılında İstanbul’un yeni havalimanı açıldıktan sonra burada Antalya, Bodrum, Dalaman, Çukurova, İzmir, Alanya/Gazipaşa, Trabzon, Diyarbakır, Van, Mardin, Kars gibi önemli turizm destinasyonları için launchlar açılmalıdır. Bu özel mekanlarda her destinasyon kendi yemeğini, içkisini servis etmeli ve tanıtımına daha ilk adımda başlamalıdır. Dünyanın her hangi bir yerinden İstanbul’a gelen bir yolcu, bu launchlarda geçireceği 2-4 saatin hemen akabinde 50 ile 70 € arasında bir fiyat ile hemen arzu ettiği destinasyona uçabilsin.

 Turkey.Partners ağı kurulmalı

Özellikle Avrupa’daki tur operatörlerinin programları üzerinden Türkiye’ye satış yapan takriben 40 bin seyahat satış noktası için bir koordinasyon destek masası kurulması şarttır. Turkey.partners adı altında kurulacak bir şirket ya da birimin, Türkiye’ye turist gönderen bütün yapılara verilecek bir Turkey.partners üyelik numarası üzerinden her türlü danışmanlık hizmetini vermesi çok önemlidir. Bu numara üzerinden, bu yapıların her türlü arzu, talep ve isteklerine cevap verebilecek birim sayesinde satış elemanları ile sağlanacak irtibat satışları arttıracaktır. Bu iletişim kanalı müşterinin Türkiye hakkında en doğru bilgilere ulaşabilmesini de sağlayacaktır.

 Gelecek 5 yıl boyunca Türkiye’ye turist getiren tur operatörleri ve seyahat acentelerine belgeli olarak otellere ödedikleri toplam yıllık meblağın 3%ü pazarlama destek fonu olarak ödenmelidir. Böylece, Türkiye’ye müşteri bulacak birimler harekete geçer, “ Ben satmazsam başkaları satar” diyerek satışa odaklanmaları sağlanır. Piyasalar Türkiye satışları için ateşlenir.

Aynı şekilde, Avrupa’da çok güçlü olan yerel medya ile Türkiye kampanyaları ve tanıtım başlatarak çok cüzi rakamlarla yüksek sayıda müşteriye kendi köyünün, kendi kasabasının ya da kendi şehrinin yerel medya organları ile ulaşmak.

Rekabet artıyor, artıyor,artıyor.. Uzman turizmcilere ihtiyaç var.

Ülkemizin turizmine yaşam ve heyecan katmalıyız. Turizm sadece otelcilik değildir..

 365 GÜN TÜRKİYE

365 gün Türkiye konsepti ile her gün ve her hafta uluslar arası çapta ilgi çekecek etkinlikler ile satışları desteklemek. Gün gün ve tarih tarih tanıtım, pazarlama ve müşteri takibi yapmak.

Ayrıca bu etkinliklerin ön tadını vermek için yabancı piyasalarda canlı ve birebir gerçek tanıtım ve pazarlama

Yapı olarak, yani Hardware anlamında artık Türkiye’yi herkes tanıyor. Biz artık Türkiyenin ince yapısını, içeriğini, software’ini tanıtmamız gerekiyor.

ANTALYA'DAN AFYON'A LONGLIFE ROUTE 66

Afyonkarahisar'da mükemmel termal oteller yapıldı.

Dünyanın en güzel, en donanımlı Uzun yaşam parkını [Longlife Park] kurarak Antalyanın doğusunda yeni bir cazibe merkezi yaratarak Antalya'nın kuzey  hattını Dünya yaşlıları için yeni yaşam ve Longlife zone haline dönüştürerek 1 hafta güneş bir hafta termal adı altında piyasalarda çok ciddi güç kazanmış oluruz.

Doğayı ve hayvanlarımızı da seferber edelim

Yurtdışı piyasalara Türkiye’yi daha sevimli gösterebilmek için, doğa ve hayvanlarla ilgili daha çok etkinlikler düzenlemeliyiz.  Bu etkinliklere katılan yabancılara Türkiye kökenli büyük markaların ödüller vermesi farklı profillerden yeni müşteriler kazanmamızı sağlayacaktır.

Hilton Grubu ile güçbirliği

Türkiye’yi terk etmeyi asla düşünmemiş, tam tersine bu günlere kadar artan bir otel sayısı ile yoluna devam etmiştir. Otelciliğin uluslar arası devi ile Türkiye bu birikmiş sinerjiyi ortak menfaatler için değerlendirebilir.

Gelin Hilton ile Türkiye turizmi bir stratejik işbirliğine girişsin…  Daha doğrusu Kültür ve Turizm Bakanlığı bu stratejik ortaklığın önünü açsın.  Hem Türkiye’deki en yaygın yabancı zincir, hem de Dünya’nın sayılı devlerinden olan bu grubun olanaklarını Türkiye için değerlendirmek mümkündür.

10 marka, yaklaşık 4000 otel, 91 ülke ve 160 bin çalışan…

Her yıl Mayıs ayının ilk haftasını bütün otellerinde Turkish Week olarak kutlayarak. Mayıs ayının ilk yedi günü restoranlarında Türk Mutfağından yemekler servis ederek. Aynı günlerde otellerinin lobisinin bir köşesine Türkiye tanıtım standı koyarak. Odalarındaki televizyonların bir kanalını Türkiye’nin tanıtım videolarına ayırarak. Bir hafta boyunca, dahili müzik yayınında ağırlıklı olarak Türk müziklerini tercih ederek.

Yedi günün bir akşamında konferans salonunu Türkiye ile ilgili bir gösteri için tahsis ederek ve bu gösteriyi misafirlerine tanıtarak.

Yurtdışındaki Turizm Ateşelikleri kapatılsın

Gerçek zamanlı ve kesintisiz tanıtım için ateşeliklerin yerine en az 5 katlı, 30 odalı ve toplantı salonları olan Türk Evleri kurulsun.

Bu Türk Evlerinde Otelciler, Uçak şirketleri temsilcileri, TURSAB ve TUROFED üyeleri, Türkiye medyasının temsilcileri ve akademisyenler zaman buldukça hazır bulunsunlar. Hem Türkiye’nin tanıtımı hem de pazarlama yapılsın.

Turizm ateşeleri de bu yapının denetiminden ve koordinasyonundan sorumlu olsun.

Bakanlık kadrolarına yetki verilsin

Bütün bu işleri yapabilecek uzman kadrolar Bakanlıkta mevcuttur. Bunlara yetki ve sorumluluk verilsin, ve hızlıca harekete geçilsin.

Bunlar yapıldığı takdirde, 2023 yılında Türkiye’nin yılda en az 60 milyon turist ile Dünya sıralamasının zirvesinde yer alacağını ve çok farklı noktalara geleceğini ben kendi adıma garanti ederim.

Hüseyin Baraner

0 532 134 08 08

(Kaynak: tourexpi.com)