SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI NEREDESİNİZ?

STK’lar Dünyada çok önemli bir sosyal güç olarak bilinirler. Benzer fikir, misyon ve vizyona sahip kişilerin bir araya gelmesi ile kurulurlar ve bir kişinin tek başına yapamayacağı aktiviteleri uygulamaya geçirerek toplum çıkarına yaşadığımız hayatı güzelleştirmeye çalışırlar. Demokratik toplumlarda sadece lafla şikayet ederek çözüm üretilemez. Bireylerin STK’ların şemsiyesi altında toplanarak çözümün bir parçası olmaya çalışmaları gerekmektedir.    

STK’lar kar amacı gütmeyen kurumsal kimliğe sahip oluşumlardır. Projeler üretirler, yerel yönetimlere yardımcı olmaya çalışırlar, toplumun sanat, kültür, tarih, doğal çevre, spor, müzik gibi konularda eğitilmesine, bilinçlenmesine katkıda bulunurlar.

Ülkemizde doksan iki bine yakın STK vardır. Son yıllarda bunların bir kısmı ekonomik olarak yaşamını devam ettirememiş binlerce dernek kapanmak zorunda kalmıştır. AB kriterlerine göre ülkemizde çalışan STK sayısının üç yüz binin üstünde olması gerekmektedir.

İstanbul’da on sekiz bin, Ankara’da sekiz bin ve İzmir’de beş bin civarında olan STK kuruluşlarının ne kadar yetersiz olduğu matematik olarak meydandadır. Ayrıca var olan derneklerin de üye sayıları batı dünyasına göre çok düşüktür.

Ülkemizde nüfusa göre oranlandığında her sekiz yüz doksan kişiden biri dernek üyesidir. Kıyaslamak istersek Almanya’da iki milyondan fazla STK vardır ve her kırk kişiden biri dernek üyesidir. Fransa’da da benzer sayılar vardır. Amerika’da her 15 kişiden biri STK üyesidir. Bu sayılar bireyin toplum hayatına ait konularda ne kadar duyarlı ve katılımcı olduğunun bir işaretidir.

Günümüzde ülkemiz bir taraftan terör örgütleriyle uğraşırken halk da sosyal hayatımızı ve vicdanımızı çok etkileyen bir göç problemiyle yüzleşmek zorunda kaldı. İnsan tüccarlarının elinde can veren çocukları, kadınları, çaresiz babaları gördükçe bunun sonu nereye varacak diye düşünmeyen kalmadı.

Bu noktada benim umudum her şeyi devletten beklemek yerine Sivil Toplum Örgütlerinin devreye girmesinden yanadır STK’lar şu anda ne yapıyorlarsa ara verip en önemli sorun olan insan hayatı üzerine odaklanıp çözüm üretmeye, organize bir şekilde devlete yardımcı olmaya çalışmalılar.

Bizler de STK’lara katılarak destek vermeli, vatandaşlık görevini paylaşmalı ve çözümün bir parçası olmanın yollarını aramalıyız. Aksi takdirde medyadaki görüntüler böyle devam ederse inanın bana bunun hesabını çocuklarımıza veremeyiz…

 

Diğer Celal Gürsoy Yazıları

DENİZDEN BABAM ÇIKSA YERİM

Image

“Denizden babam çıksa yerim” sözünün İmam Şafii’ye ait olduğuna dair söylentiler varsa da bu yakıştırmaların akademik bir değeri yoktur. Gene de sofralarda balık olduğu zaman akla ilk gelen deyişlerde...

TANK KOMUTANI

Image

TANK KOMUTANI Almanya’da geçirdiğim çok uzun 15 yıl boyunca hem yaşadıklarımdan aldığım tecrübeler, hem de katıldığım eğitimlerden kalan anılar 45 yaşından sonraki hayatımı çok etkiledi. Orada üst düz...


BU GİDİŞ NEREYE KADAR?

Image

90’lı yılların sonunda iki binli yılların başında eğitimlerime katılanlara kısa süre içinde cevaplamaları şartıyla bir soru sorardım: “Yakın gelecekte hayatımıza girerek bizi şaşırtabilecek bir gelişm...


SPOR MEDYASI MI, FUTBOL MEDYASI MI?

Image

Spor ile ilgili olarak medyayı takip edenleriniz farkındadır, şimdi futbol transfer sezonu olduğu için tüm haberler ve yorumlar, transfer olan veya olması hayal edilen futbolcularla ilgili. Antrenörle...


SPOR YAZARI NE YAZAR?

SPOR YAZARI NE YAZAR? Spor yazarı olabilmek için televizyonda maç seyretmek yetmez. Bu ancak belli bir yaş ve saha tecrübesinden sonra olabilir. Yayıncı kuruluşun ekrana taşıdığı görüntülerden yorum ç...


BODRUM’DA SURATLAR BİR KARIŞ

BODRUM’DA SURATLAR BİR KARIŞ Bodrum Devlet Hastanesinin önünde park edecek yer yok, halk sıra beklemekten bezmiş. Dert çok. Bodrum Adliyesinde otoparkta yer yok, insanlar sıkıntılı, en basit mal sahib...

KÖŞE YAZARLARI